Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Akşehir Onur Günü programı hasebiyle geldiği Akşehir’de, Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk sundu.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan merasimde, halk oyunları gösterisi ve Genelkurmay Mehteran Bölüğü konseri alkış aldı.
Bakan Akar, konuşmasında, bir asır evvel vatanı düşman işgalinden kurtarırken şehadet makamına ulaşan şehitlere ve ebediyete intikal eden kahraman gazilere rahmet ve minnet diledi.
“ZAFERLER DAİMA AĞUSTOS AYINDA GERÇEKLEŞMİŞTİR”
Binlerce yıllık Türk tarihinde ağustos ayının müstesna bir yerinin olduğunu belirten Akar, “1071’de Malazgirt’te, 1473’te Otlukbeli’nde, 1514’te Çaldıran’da ve 1526’da Mohaç’ta kazanılan zaferler daima ağustos ayında gerçekleşmiştir. Ulu tarihimizde ‘Zaferler ayı’ olarak bilinen bu ayda kazandığımız zaferlerden biri de ‘Başkomutanlık Meydan Muharebesi’dir.” diye konuştu.
Bakan Akar, 26 Ağustos 1922 sabahı ‘Büyük Taarruz’ ile başlayan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına vesile olan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin Türk tarihinin en büyük ve en parlak destansı zaferlerinden biri olduğunu vurguladı.
Vatanı düşman elinden almak için kahramanların Kocatepe’den Afyon ovasına hakikat coşkun bir sel üzere aktığını, düşman birliklerini bozguna uğratarak, 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da zafere ulaştığını anlatan Akar, 30 Ağustos’un, esaret zincirine vurulmak istenen bir milletin Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, ‘Ya istiklal ya ölüm’ parolasıyla başlattığı ve yedi düvele karşı verdiği destansı çabanın zaferle taçlandığı gün olduğunu lisana getirdi.
AKŞEHİR, ULUSAL ÇABADA KRİTİK ROL ÜSTLENDİ
Akar, bu çabada, umuda ve zafere giden bu yolda Akşehir’in de kıymetli yerinin olduğuna işaret ederek, “Akşehir, Ulusal Gayretimizde, Büyük Taarruz öncesindeki dokuz aylık kritik süreçte, Batı Cephesi Karargahı vazifesiyle çok kıymetli bir rol üstlenmiştir. Gazi Mustafa Kemal Paşa da başkomutan olarak Büyük Taarruz öncesi üç farklı vakitte Akşehir’e gelerek hazırlıkları yakından takip etmiştir.” sözünü kullandı.
Türk milletinin, Ulusal Gayrette de harika zorluklara göğüs gerdiğine ve emsalsiz fedakarlıklar sergilediğine değinen Akar, vatanın her bölgesinden olduğu üzere Konya ve Akşehir’den binlerce yiğidin vatanına, bayrağına, ezanına halel gelmesin diye cepheye koştuğunu söyledi.
Akar, Ulusal Gayret devrinde Konya ve Akşehir’in 786 şehit verdiğini aktardı.
“ORDUMUZ, CUMHURİYET TARİHİNİN EN AĞIR VE EN TESİRLİ FAALİYETLERİNİ 
İCRA ETMEKTEDİR”
Ecdattan devralınan emanete sahip çıkmak ve bunu gelecek jenerasyonlara miras bırakmanın omuzlarına yüklenmiş tarihi bir sorumluluk olduğunu belirten Akar, şunları paylaştı:
“İşte bu sorumluluğun şuuruyla savunma endüstrisi başta olmak üzere, çabucak her alanda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizi global bir güç haline getirmek için gece gündüz demeden, var gücümüzle çalışmaktayız. Bir asır evvel ‘var olma’ çabası verirken, bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde; milletlerarası alanda özne haline gelen, tesir ve ilgi alanı her geçen gün genişleyen, global ve bölgesel gelişmeler karşısında proaktif davranarak bölgesinde ve dünyada kelam sahibi olan faal bir güce ulaşmış durumdayız. Tıpkı halde bir asır evvel yokluklar içinde başlattığı ‘Büyük Taarruz’ ile zafer elde eden kahraman ordumuz, bugün sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerle dünyanın sayılı ordularından biri haline gelmiştir. O gün kahraman ordumuz, cansiparane bir halde nasıl ki vatanımızı koruduysa bugün de tıpkı ruh, birebir azim ve tıpkı kararlılıkla bölgesel ve global güvenlik için Cumhuriyet tarihinin en ağır ve en tesirli faaliyetlerini icra etmektedir.”
“BAŞARILARDA EN BÜYÜK İLHAM KAYNAĞIMIZ, MİLLETİMİZİN SEVGİSİ, İTİMADI VE DUASIDIR”
Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sahip olduğu nitelikli işçinin yanı sıra, yerli ve ulusal savunma endüstrisi eserleriyle teçhiz edildiğini lisana getirdi.
TSK’nin “Hudut namustur” anlayışıyla hudut güvenliğini sağladığını vurgulayan Akar, şöyle devam etti:
“Yurt içinde ve hudut ötesinde artan bir şiddet ve tempoda ve taarruzi bir anlayışla başta FETÖ, PKK/YPG ve DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı uğraş etmektedir. Kıbrıslı kardeşlerimizin hakları dahil, denizlerimizdeki hak ve menfaatlerimiz ile semalarımızı azim ve kararlılıkla korumakta, başta Azerbaycan ve Libya olmak üzere dost, kardeş ve müttefiklerimizin haklı davasına takviye olmakta, bölge ve dünya barışına da katkı sağlamaktadır. Elde ettiğimiz muvaffakiyetlerde en büyük ilham kaynağımız; şehit ve gazilerimizin kahramanlık ve fedakarlıkları ile asil milletimizin, yani sizlerin sevgisi, inancı ve duasıdır. Sizlerin bizlere olan sevgisi, itimadı ve duası sürdükçe başaramayacağımız hiçbir şey, aşamayacağımız hiçbir pürüz yoktur.”
“TSK, MİLLETİNİN BUYRUĞUNDA, MİSYONUNUN BAŞINDADIR”
Milli Savunma Bakanı Akar, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Peygamber ocağı olarak da bilinen TSK, binlerce yıllık ulu tarihimizden süzülüp gelen ulusal, manevi ve mesleksel bedelleriyle, Anayasa çerçevesinde, yasalar doğrultusunda, Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri ile sıralı amir ve kumandanların buyruk ve komutasında, milletinin buyruğunda, vazifesinin başındadır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Bu vesileyle Sultan Alparslan’dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve bugüne kadar bin yıldır bize vatan olan bu topraklarda bugünlere, bu düzeylere gelmemizde emeği geçen, katkı sağlayan bütün devlet büyüklerimizi ve komutanlarımızı minnet ve hürmetle anıyorum.”
Konuşmaların akabinde meydandan Batı Cephesi Karargahı Müzesi’ne, Afyonkarahisar’a Temsili Yürüyüş ve Uğurlama merasimi gerçekleştirildi.
Etkinliğe, Genelkurmay Lideri Orgeneral Yaşar Güler, kuvvet kumandanları, Vali Vahdettin Özkan, AK Parti Konya milletvekilleri Orhan Fazilet ve Tahir Akyürek, Büyükşehir Belediye Lideri Uğur İbrahim Altay, Akşehir Belediye Lideri Salih Akkaya, şehit aileleri ve gaziler ile çok sayıda vatandaş katıldı.