Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balkan ziyaretinin son durağı olan Hırvatistan’da Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic ile görüştü. Baş başa ve heyetler arası görüşmeler ile anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Türkiye ve Hırvatistan’ın diplomatik ilişkilerin tesisinin 30. yılını kutladığını hatırlatarak “Ülkelerimiz köklü tarihi ve kültürel bağlara sahip, ortak sınırları bulunmasa da birbirlerini komşu gören iki dost ve müttefiktir. Bölgemizdeki gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Üç anlaşma imzalandı. Rusya-Ukrayna savaşını ele aldık. Her düzeyde karşılıklı temas ve ziyaretler yeniden ivme kazandı. 2 Ekim’de Bosna-Hersek’te yapılacak seçimi de etraflıca yine değerlendireme imkânımız oldu” dedi.
‘Yakından izliyoruz’
Türkiye’nin, Balkanlar’da yaşanan tüm gelişmeleri yakından izlediğini ve gereken katkıları sunduğunu vurgulayan Erdoğan, “Görüşmelerimizde Güneydoğu Avrupa’nın barış ve istikrarının korunması ve güçlendirilmesi için birlikte atılabilecek adımlar hakkında da istişarelerde bulunduk. Bosna Hersek’in barış, istikrar ve toprak bütünlüğüne, Avrupa entegrasyonuna olan desteğimizi bir kere daha vurguladık. Bu maksatla Türkiye ve Hırvatistan olarak birlikte yapabileceğimiz katkılar üzerinde durduk. Bosna Hersek noktasındaki diyaloğumuzun seçimden sonra daha geniş anlamında devamı konusunu özellikle görüştük” ifadelerini kullandı.
‘Bedel ödemesinler’
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, Bosna Hersek’te 2 Ekim’de yapılacak seçimlere yönelik soruya şu yanıtı verdi: “Bosna Hersek’le ilgili olarak ziyaretimde liderlerle yatığım görüşmede bu iş sıkıntı itibariyle nereden geliyor denilirse, bana göre Dayton’dan geliyor. Dayton Anlaşması, Bosna Hersek’te bir çözümün anlaşması maalesef olmamıştır. Ama o günün şartları için bizzat Aliya’dan dinledim. ‘Başka yapacak bir şeyimiz yoktu’. Biz zoraki o imzayı attık’ dedi. Demek ki memnun değiller. Burada Boşnaklar, Sırplar ve Hırvatlar var. Bunların da temsil eden liderleri var. Burası ilgili kararları liderler kendi aralarında anlayışla bir araya gelerek vermeliler. Bunun için mekanizmalar var. Bu mekanizmaların içinde biz de varız. Türkiye-Hırvatistan-Bosna Hersek, yine Türkiye-Sırbistan-Bosna Hersek. Özellikle 2 Ekim’den sonra bu süreci uyumlu bir şekilde işletmemizde fayda var. Bosna Hersek’in birliği, bütünlüğü çok önemli. Çok bedel ödediler. Bundan sonra Bosna Hersek bedel ödemesin diye temenni ediyorum.”
‘Putin bir konuda haklı’
Erdoğan, Putin’in tahıl sevkiyatının durabileceğine yönelik sözlerine ilişkin soruyu şu şekilde yanıtladı: “Şuan itibariyle Rusya tarafından henüz tahıl sevkiyatı yok. Sayın Putin’in haklı olduğu bir konu var. O da nedir; bu tahıl sevkiyatında gelen tahıllar maalesef zengin ülkelere gidiyor, fakir ülkelere değil. Bunun ana teması nedir; fakir ülkelere bu tahıl sevkiyatını sürdürmektir, devam ettirmektir. Rusya’ya yaptırım yapan ülkelere tahıl sevkiyatının olması Putin’i rahatsız etmektedir. Biz de istiyoruz ki Rusya’dan da tahıl sevkiyatı başlasın. Bunu aşmak için Putin’le Semarkant’ta görüşeceğiz.” Erdoğan, “Hepsinden öte enerji konusu var. Enerjide fiyatlar yükseliyor. Şuanda Avrupa kışı nasıl geçireceğinin telaşı içerisinde. Temenni ediyorum ki atılacak adımlarla bu badire atlatılır.”